BİR BABANIN DİJİTAL GÜNLÜĞÜ

Babakucağı: Bir Baba ve Oğlunun Dijital Günlüğü

Doğumundan itibaren oğlumla paylaştığım anılar, duygular ve öğütlerle dolu samimi bir yolculuk.

5/8/20242 min read

Mete Kaan;,

Hayatta en çok istediğimiz şeyler, bazen bizi en çok zorlayan şeyler olabiliyor. Sanki bir yandan ileriye itiliyormuşuz gibi, bir yandan da geri çekiliyormuşuz gibi hissedebiliriz. Aslında bu, bir tür imtihan gibi. Çünkü henüz hazır değilsek, arzuladığımız şey bizi taşıyamayabilir. Bu yüzden Allah, vermeden önce bizi hazırlıyor, kalbimizi boşaltıyor. Dolu bir kalbe yeni bir kader sığmaz, değil mi?

Bu süreçte kırılabilir, yorulabilir, dağılmış gibi hissedebilirsin. Ama merak etme, bunlar bir kayıp değil, bir hazırlık. Yeni bir hayat, eski alışkanlıklarımızla, eski benliğimizle başlamaz. Tıpkı bir tohumun toprağa gömülüp filizlenmesi gibi, biz de bu süreçte değişiyoruz, dönüşüyoruz. Geciken dualar da reddedilmiş sayılmaz. Belki de gerçekleşmek için biraz daha olgunlaşmayı bekliyorlardır. Hayatta öyle bir an gelir ki, ne ileri gidebiliriz ne de geri dönebiliriz. Tam o noktada, içimizde “Tamam Rabbim, ben buradayım” diye bir his belirir. Bu teslimiyet değil, kaderle uyumlanma hâlidir. Kendi planlarımız bozulduğunda, aslında ilahi plan devreye girer. Ve o plan, bizim için en iyisidir.

Düşün ki, Allah bir dileğini kalbine düşürdü. Bu, onun gerçekleşmeyeceği anlamına gelmez; sadece biraz zamana ihtiyacı olduğu anlamına gelir. Bazen Allah bize imkânsız gibi görünen durumlar gösterir. Ama aslında bu imkânsızlıkların içinde gizli bir hikmet vardır. İmkânsızlık bizi zayıflatmaz, aksine ihtiyacımızı daha iyi anlamamıza yardımcı olur.

Oğlum;

Kendi gücümüz yetmediği zamanlarda, ilahi güç devreye girer. Kapılar kapanabilir, yollar tıkanabilir, insanlar uzaklaşabilir. Ama tüm kapılar kapandığında, içeri girebilecek tek güç Allah’tır. İşte o zaman, çaresiz kaldığımızda, Rabbimize en yakın hâle geliriz. Çoğu zaman bunun farkına bile varmadan bu yakınlık oluşur. Ve gerçek dönüşüm de tam olarak bu noktada başlar.